Tüp bebek uygulamalarında laboratuvar, sürecin en önemli bileşenlerinden birisidir.⠀

Peki IVF laboratuvarları gelecekte nasıl bir sisteme oturacak? IVF’in bu en önemli sahasında gelecekte bizleri neler bekliyor?⠀

Öncelikle artık laboratuvar işlemlerinin her aşaması düzenli ve dijital olarak monitörize edilmek zorunda olacak. Key performans endikatörleri (örneğin blastokiste gidiş oranları) denilen başarıyı sağlamak için olmazsa olmaz belirteçler artık çalışan embryologlardan bağımsız olarak ve devamlı suretle dijital kontrol ve monitörizasyon mekanizmasından geçmek zorunda. ⠀

Keza IVF laboratuvarında üreme hücreleri ve gametlerin karışmasını önleyici güvenlik sistemleri olmazsa olmaz bir koşul olarak karşımıza çıkacak. Bu sistemler elektronik barkodları kullanan ve insana bağlı hata payını ortadan kaldıran güvenlik sistemleri. ⠀

Yine geleceğin IVF laboratuvarlarında artık tüm sperm inceleme ve seçim yöntemleri, laboratuvar görevlisinden bağımsız otomatik sperm değerlendirme cihazları ile yapılacak. Bu kişiden kişiye olabilecek bireysel değerlendirme hatalarını da ortadan kaldıracak. Sperm hücrelerinin ayrıştırılmasında gelecek, bize mikroakışkan sperm seçme kanallarını kullanan sistemlerin daha sık kullanıldığı bir döneme işaret ediyor görünüyor. ⠀

Artık gelecekte, şimdiden zaten dönüşümün tamamlanmakta olduğu ufak ve az yer işgal eden embryo kültür inkübatörleri, eskinin büyük ve yer işgal eden inkübatörlerinin tamamen yerini alacak. Bu benchtop adı verilen hacimce çok daha az yer kaplayan inkübatörlerin hem embriyoların gelişimi için daha optimal bir ortam oluşturduğunu hem de embriyoların anlık takibine izin veren embryo takip sistemlerine sahip olduğunu biliyoruz. Yine embryo kültür vasatlarında da değişiklikler bekliyoruz. Artık herkes için standard bir embryo kültür vasatı yerine, infertilite nedenine yönelik ve hastaya özel embryo kültür vasatlarının kullanıma gireceğini düşünüyoruz. Geleceğin IVF laboratuvarında ICSI işlemi için yumurtaları ve spermleri tek bir cihaz içine koymamız, tüm döllenme basamaklarının insan eli değmeden gerçekleşmesine ve insan faktörünün ortadan kalkmasına yol açacak. ⠀

Dölleme işlemi için üreme hücrelerinin seçimi ve transfer edilecek embriyoların seçimi artık tamamen yapay zekanın kullanıldığı non invaziv yöntemlerle gerçekleşecek. Hangi embryoyu transfer etmemizin gerektiğini yapay zekayı kullanan embryo takip sistemleri bize söyleyecek, çünkü embryo hakkındaki binlerce veriyi artık bilgisayarlar devamlı olarak takip edip değerlendirecek. ⠀

Bu noktada da yapay zekaya laboratuvarlarda duyulan ihtiyaç çok artacak. Zira insan gücünün tüm bu veri akışına ulaşması ve değerlendirmesi mümkün olmaktan çıkacak. Yapay zeka laboratuvarda gelişim sürecinde olan embryo hakkındaki binlerce veriyi değerlendirip bize hangi embryoyu transfer etmemiz gerektiğini objektif olarak söyleyecek. Bunun bize vereceği zaman tasarrufunun muazzam olacağını düşünüyoruz. ⠀

Artık embriyoların genetiğini anlamak için beşinci gün embriyolardan hücre almamız yani biyopsi yapmamız gerekmeyecek çünkü embryonun içinde bulunduğu sıvılardan yapılan DNA analizi ile bu bilgiye ulaşacağız. Böylelikle embryoları da rahatsız etmemiş olacağız. Ve belki de bir süre sonra, genetiği bozuk embryoları da laboratuvarda tedavi edip, embryonun bozuk genini ortadan kaldırabileceğiz. ⠀

Tüm bunlar aslında belki de çok yakın gelecekte standard uygulamalar haline gelecek. Bizler heyecanla bu tip bir laboratuvar desteği ile çalışacağımız günleri bekliyoruz ….

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir